Ali Çetinkaya

Ali Çetinkaya

alicetinkaya@geyvegundem.com

Şimdiki Teröristler Çok Şanslı!

28 Ekim 2016 - 08:08

23 Aralık 1930 günü İzmir’in Menemen İlçesinde çok vahim olaylar olur. Şeyh Esad’ın Manisa’da Nakşibendi Tarikatını yaymakla görevlendirdiği Laz İbrahim tarafından yönlendirilen, Manisa tarafından gelen çember sakallı, sarıklı ve cübbeli, dördü silahlı 6 kişi 23 Aralık 1930’da sabah namazından sonra camiden aldıkları Yeşil Sancağı Belediye Meydanına dikerek silah zoruyla etraflarına adam toplamaya çalışıyorlar. “Din elden gidiyor, kafirler şapka giymeye zorlayarak bizi dinimizden ayırmaya çalışıyor.” Diye bağırarak esnafı dükkanlarını kapatmaya ve kendilerine katılmaya zorladılar. Elebaşları arasında Giritli Derviş Mehmet, Şam’dan Mehmet, Sütçü Mehmet Emin, Nalıncı Hasan, Küçük Hasan vardı. Derviş Mehmet camide namaz kılanlara kendini Mehdi olarak tanıttı, dini konuşmaya geldiklerini söyledi. Şeriatı yerine getireceğini, Menemen’in70000 Müslüman asker tarafından kuşatıldığını tehditkar şekilde ilan ederek halkı şeriat bayrağı altında toplanmaya çağırdı. Camiden aldıkları yeşil bayrağı uzun bir sırığa takıp belediye meydanına diktiler. Halkı topladılar ve olaylar büyüdü. Bunun üzerine aslen öğretmen olup, yedek subay olarak askerlik görevini yapan Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay 26 kişilik müfrezeyle olayları önlemek üzere olay yerine gönderildi. Kubilay, askerlerin yanından ayrılıp, tek başına onların arasına girerek teslim olmalarını istedi. Onlardan biri ateş ederek kubilayı yaraladı. Bunu gören askerler ateş açtılar. Fakat tüfeklerde öldürücü etkisi olmayan manevra fişekleri vardı. Derviş Mehmet “Bana kurşun işlemiyor” diyerek halkı kandırmaya çalıştı. Kubilay, yaralı halde cami avlusuna sığındıysa da Derviş Mehmet ve arkadaşları peşi sıra geldiler. Derviş Mehmet çantasından çıkardığı testere ağızlı bıçağıyla yaralı Asteğmen Kubilay’ın başını kesti. Kesik başı yeşil bayrağında olduğu sırığa bağlayıp, şehirde gezdirdiler. Olaylar o sıralarda İç İşleri Bakanı olan Şükrü Saraçoğlu na intikal etti. Saraçoğlu o sırada İstanbul’da bulunan Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşayı Aradı. “Paşam Menemen’de ayaklanma çıkmış, olaylar devam ediyormuş, ne yapalım bize yol gösterin” dedi. Mustafa Kemal Paşa’nın cevabı net ve kesin bir ifadeyle şöyle oldu. “Menemen’i yakın” dedi ve telefonu kapattı. Menemen’i yakın ifadesi çok sert bir ifadeydi. Saraçoğlu, Mustafa Kemal Paşa’nın bir anlık sinirle bu ifadeyi kullanmış olabileceği düşüncesiyle Başvekil İsmet Paşayı aradı. Mustafa Kemal Paşa’yı aradığını, bir yol göstermesini söylediğini fakat Paşa’nın net ve kesin bir ifadeyle “Menemen’i yakın” dediğini söyleyip, bir de siz arayın, bir yol gösterirse öyle yapalım dedi. Bu sefer Başvekil İsmet Paşa aradı. “Paşam Menemen’de ayaklanma çıkmış, olaylar büyümüş, nasıl bir yol izleyelim” dedi. Mustafa Kemal Paşa, “İsmet, İsmet ben açık ve net konuştum. Menemen’i yakın.” dedi ve telefonu kapattı. Olaylar devam ederken alaydan bir askeri birlik yetişir ve olaylara müdahale eder. Olayları sert bir şekilde bastırırlar. Olaylar sırasında ayaklanmacıların bazıları çatışma sırasında ölür. Bir kısmı yakalanır. Kaçanlar da kısa bir süre içinde yakalanır. Menemen, Balıkesir ve Manisa’da sıkı yönetim ilan edilir. Mahkeme kurulur. 29 Ocak 1931 günü sonuçlanan mahkeme 37 kişinin idamına karar verir. Meclisteki oylamada 8’inin idamı yaşlarının küçük olduğu ve bazı sebeplerden dolayı hapse çevrilir. Diğerleri asılarak idamlar gerçekleştirilir. Şimdi öyle mi.. Günümüz teröristleri çok şanslı. Sınır kapısından girişleri törenle. Mahkemeler ayaklarına kadar gidip kuruluyor. Yargıçlarımız da çok hümanist. Pişmansınız değil mi gençler diye sorduklarında “hayır pişman değiliz” cevabını aldıkları halde “pişmansınızdır, pişmansınızdır” deyip hepsini tutuklamadan salıveriyor. Terör örgütü lideri özel cezaevinde. Canı sıkılıyormuş, arkadaş istedi, al sana arkadaş. Düzenli görüşçü kabul edip, devletimize yol bile gösteriyor. Teröristler Güneydoğu’da bazı şehirlerde ayaklanma halinde. Asker ve polisimizle savaşıyorlar. Her gün 3-5 tane şehit cenazesi, artık alışılmış hale geldi. Buna rağmen yaralı teröristleri hastaneye götürmeye giden ambulanslara geçit vermiyor, ateş ediyorlar. Sağ yakalananlar cezaevlerinde besiye çekiliyor. Keyifli bir cezaevi sürecini eğitim süreci olarak değerlendiriyor. Cezası bitip çıkan terör örgüte katılıyor. Darısı dünyanın diğer bölgelerindeki teröristlerin başına. Terörist olacaksan Türkiye’de olacaksın. Şimdiki teröristler çok şanslı çok!!!Ali ÇETİNKAYA

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum